Şu önemli ifade ile başlamak istiyorum. Elbette sözüm entellektüel sıfatını hakkaniyeti ile taşıyan Üstad'lara değil.
Yine de genel kabul görmüş entellektüel tanımına değinmeden edemeyeceğim. Entellektüel kelimesini duyduğumuzda zihnimizdeki imaj; papyon, fular ve pipo :) TDK'nın entellektüel tanımı daha da komik. TDK der ki " Bilim, teknik ve kültürün , değişik dallarında özel öğrenim görmüş (kimse) "
Şu mu demek : Akademik kariyerini tamamlamış herkes entellektüeldir. Çünkü akademik kariyer özel bir alanda öğrenim görmüş olmak demektir. Tanımda, ayrıca bu uzmanlık alanlarını da sözde sınırlandırmış.(Bilim,teknik ve kültür). Sözde diye nitelendirdim. Çünkü bilim tanımı başlı başına herşeyi kapsar. Yine TDK'nın tarifi ile izah etmek gerekirse; " Belli bir konuyu bilme isteğinden yola çıkan, belli bir amaca yönelen bir bilgi edinme ve yöntemli araştırma süreci" Bu persfektifden baktığımızda ülkemizde bulunan entellektüellerin sayısı tahmin etmek çok zor:) Herkes entellektüel! Çünkü her akademik alan bir bilimdir. Akademik kariyerini tamamlamış en azından Dr, Doçent ve Proföserlerimizin hepsi entellektüeldir demeliyiz. Elbette "Keşke " temennisindeyim.
Entellektüellik, bir zihinsel düşünce ve yaratıcı eleştirisel yaklaşımı ile sonuç koyabilme yetisidir. Bir konuya ilişkin herşeye hakim olmak entellektüel olmak için yeterli değildir. Bu, o kişi o konuda bilgili ve kültürlü yapabilir. Ama o konunun entellektüeli olduğunu tescillemez. Yaşamım boyunca hiç bir akademik kariyer olmayan bir çok entellektüel zihinleri tanıdım.
Bir entellektüel, düşünsel çıkarımları ile sonuç odaklı değişkenleri oluşturabilecek zihinsel kapasiteye sahip olmalıdır.
Algıda seçicilik kurbanı olmayalım !
Yorumlar
Yorum Gönder